Sayfalar

27 Ağustos 2014 Çarşamba

HAMİLELİKTE BESLENME


Hamilelik süresince ve hamilelikten sonra bizim ve bebişimizin sağlıklı olabilmesi için sağlıklı beslenmemiz gerekiyor. Peki ben neler yapıyorum:

İştahım oldukça açıldı itiraf ediyorum kızlar ama almam gereken tüm besinleri alıyorum içim rahat. Omega 3 ü, farklı kaynaklardan proteinimi, sebzemi ve meyvemi...  Her yediğim besinle sanki doğmuş bebeğimi besliyormuş gibi hissediyorum.
Özellikle hergün 1 adet yumurta, 3-4 ceviz, bir öğün kırmızı et ve haftada 2 kere balık yiyorum. Bazen balık yemek sıkıntı olabiliyor çünkü balık yemek başlı başına bir iş, aslında en iyisi dışarıda balık yeme işini halletmek ama oda herzaman olamıyor maalesef.
Balık konusunda kesinlikle ton balığı ve konserve tercih etmeyin taze balık en iyisi. Balıklardan ise büyük balıkları, dipte yaşayan balıkları ve çiftlik balıklarını tercih etmeyin. Büyük balıkların ve dipte yaşayan balıkların tercih edilmemesinin sebebi vücutlarında civa birikmesi buda bebişimizin sinir sistemini olumsuz etkiliyor. Benim en son balık tercihim istavrit oldu. Zaten istavriti normalde de severim çünkü kokusu diğer balıklara göre daha hafif, ağır kokmuyor. Temizlenmiş olarak aldığım istavritlerin bir kısmını az yağlı tavada galeta ununa bulayarak pişirdim. Geri kalan balığı ise dolabın dondurucu bölümüne attım, bir gün ara ile yemeyi düşünüyorum. Bu şekilde bu hafta balıktan besinimi almış olucam :)


Bebişimizin beyin gelişimi için ceviz ve balık çok önemli. Omega 3 kaynağı olan besinleri düzenli olarak hergün almamız gerekiyor çünkü Omega 3 vücutta depolanmıyor. Bu sebeple günde 3-4 ceviz bebeğimizin daha zeki olmasını sağlıycak! Ceviz alıken ise kabuklu ceviz almalıyız çünkü açık cevizlerin bozulmaması için birşeylerle karıştırıyorlarmış maalesef. Kimseye güven kalmadı, daha zor olsada daha güvenilir olduğu için kabuklu cevizimizi alıp bir güzel kırıcaz.

 
Gelelim süt ürünlerine... Hamileliğimin başlarında süt içemiyorsum midemi bulandırıyordu. Daha çok yoğurt yiyebiliyordum. Doktora gidip söylediğimde günde yarım litre yoğurt yiyemezsin ama yarm litre süt içebilirsin biraz gayret et demişti. İnternetten ve okuduğum kitaptan edindiğim bilgiye göre günde 3-4 porsiyon süt ürünü yemem gerektiğini öğrendim. 2 su bardağı sütümü içiyorum ve gün içinde peynir ve yoğurt yemeye çalışıyorum. Bu arada 2 kibrit kutusu peynir bir porsiyon olarak geçiyor. Sütü genelde kahvaltıdan 2 saat geçtkten sonra ya şeftali ile ya da cevizle beraber içiyorum öyle hoşuma gidiyor. Siz nasıl içmeyi tercih ediyorsunuz? Tabi birde yatmadan önce bir bardak daha içip yatıyorum. İstisnalar olsada genelde günlük süt tercih ediyorum (doktorumunda söylediği gibi). Benim ağız tadıma uyan Sek ve Tire süt markaları. Bu sütlerin cam şişe içerisinde organik seçenekleri de mevcut.
 
 
 
Ayrıca günde 1 adet yumurta ve kırmızı eti (balık yediğim günler hariç) tüketmeye de dikkat ediyorum.  Bu arada mevsim sebze ve meyvelerini unutmamak lazım çünkü  hepsinin ayrı ayrı  vitamin içerikleri mevcut. Ayrıca poları yapıları sebebi ile de bağırsaklarımızın rahatlamasına da yardımcı olucaklar.
 
Not: Çatlaklarımızın olmaması için yeteri kadar kalsiyum ve su tüketimine dikkat etmeliyiz! (İbrahim Saraçoğlu'nun videosundan edindiğim bilgidir.)
 
Benim beslenirken dikkat ettiğim noktalar bunlar. Siz nelere dikkat ediyorsunuz? Vücudumun içinde bir mucize gerçekleşiyor ve ben elimden geldiği kadar dikkat etmeye çalışıyorum.
 
 


25 Ağustos 2014 Pazartesi

20. HAFTA GEBELİK - BEBEK ODASI DEKORASYONU İÇİN KIPIRDANMAYA BAŞLIYORUM!

Merhaba kızlar! Nasılsınız? Ben gayet iyiyim 20. haftanın başındayım şuan ve hamileliğim gayet iyi gidiyor. Yediklerime çok dikkat ediyorum, sağlıklı besinler yiyorum bazen miktarlarını abartabiliyorum işte o zaman ayaklarımı uzatıp göbeğime yer açmam gerekiyor. Çünkü sıkışıyor ve nefes almam zorlaşıyor. E tabi miktarları ayarladığım sürece sıkıntım yok çok şükür. Mesela bugün sebze çorbası yaptım biraz fazla kaçırmışım midem inene kadar sıkıştı göbeğim. Ama yarım saat sonra geçti. Toplamda 5 kilo kadar aldım. Bundan sonra daha hızlı kilo alacağımı hem doktorum hemde tüm kaynaklar söylüyor. Öyle Ebru Şallı Hamileliği hayallerim yok. Yinede 13-14 kiloyu geçmemeye çalışıcam. Sonra veririm zaten...

Bugün sizinle tasarımlarının farklı olduğunu düşündüğüm bebek odalarını paylaşmak istiyorum. Çünkü zaman çok hızlı geçiyor ve artık kafamda birşeyler planlamaya başlasam iyi olucak. Evlenirkende öyle olmuştu nasıl bir eve sahip olmak istediğime karar verdikten sonra (renkler ve tarzına...) alışveriş çok kolay olmuştu.

Aşağıda size internette beğendiğim bebek odalarıının fotoğraflarını paylaşıyorum. Fotoğraflarda bazen bir köşe bazen odanın tarzı bazende kullanılan farklı renkler (pembe ve mavi haricinde ) ilgimi çekti. Ben ilhamımı arıyorum. Belki sizde bu fotoğraflara bakıp kuzunuzun odası için ilham bulursunuz...
 
Erkekler için mavi, kızlar için pembe klişesinin dışına çıkmak isteyenler için...
 



Bu bebek beşiğini marangoza yaptırabilir. Bir yanı açık olduğu için kullanımının rahat olacağını düşünüyorum.

 
Bu tarz resimlere internetten düşük fiyatlara satın alıp bir baskıcıdan çıktı alabilirsiniz.

21 Ağustos 2014 Perşembe

19. HAFTA GEBELİK - DOKTOR BAĞIMLISI OLDUM!

 Sizde aynı rahatsızlıktan müzdaripmisiniz? Doktora ayda bir gidiyorum ve bir sonraki randevuma daha 2 hafta var ama benim içim içimi yiyiyor. Çünkü sabırsızlanıyorum! Biran
önce ultrasona girmek bebeğimin gelişiminin sağlıklı olduğunu duymak ve minik tospağamı görmek is-ti-yo-rum!




Bu arada cinsiyetimiz belli olduğundan beri kız eşyalarına göz gezdiriyorum. Henüz daha birşey almadım çünkü biraz daha zaman geçmesini bekliyorum. Ama neler alıcağımı yavaş yavaş planlıyorum. Kafamda lüzumsuz olduğunu düşündüğüm bebek için değilde ebeveynlerin kendilerini mutlu etmek için aldıklarını düşündüğüm şeyleri alışveriş listemden çıkartıyorum. Çünkü evimin sade olmasını gereksiz yayıntı ve eşya ile dolmasını istemiyorum.


SON ARAŞTIRMALAR: EPİGENETİK



Hamilelik nasıl gidiyor? Yazmayalı 2-3 gün oldu... Bu arada boş durmadım "Siz Bebeğinizi Beklerken" adlı kitabı aldığımı söylemiştim kitap bitti bile ve bir sürü şey öğrendim. Farklı kaynaklar aramaya bile başladım.

Kitapta yeni araştırmalarla ortaya çıkmış beni çok şaşırtan bir bilgiye ulaştım.Sizinle paylaşmak istiyorum. Kitapta bahsedilen bu alana EPİGENETİK deniliyor. İsteyenler bu alanı araştırabilirler ancak ben konunun özünü size aktarmaya çalışacağım;

Gebeliğimizin ilk anında bebeğimizin genetik kodu biliyorsunuzki belirlendi. Ve bizim bu DNA kodlarını değiştirmemiz sonradan mümkün değil... Ancak son araştırmalarda belirlenmiştirki anne, bebeğinin gen ifadesi kalıplarında değişikliklere sebep olabilir. Bebeğin göz rengi, cinsiyeti gibi konulardan ziyade bebeğin kilosu, ileride yakalanabileceği hastalıkları ve zekası gibi gerçekten önemli faktörleri etkileyebiliyoruz!



Peki bunu nasıl yapıyoruz? Epigenetik şöyle işliyor bebeğin hamileliğimiz boyunca yaşadığı ortamın şartlarına bağlı olarak etkileniyor. Bu ortamı ise annenin beslenmesi ve stres düzeyi doğrudan etkiliyor.

Sonuç: Napıyoruz? beslenmemize dikkat ediyoruz! Stresten uzak kalmaya çalışıyoruz!

Beslenme konusunda neler yememiz gerektiğini (bebeğimizin daha zeki ve daha sağlıklı olması için) sonraki postlarda ayrıntılı olarak açıklayacağım...

Kendinize ve bebeğinize iyi bakın....

17 Ağustos 2014 Pazar

AŞK İZ BIRAKMAK İSTER...


Tanıştınız...  Birbirinizi keşfettiniz...  Vazgeçemediz...   Hayatlarınızı birleştirdiz...

İşte eşimle  bunları yaşadık...

Ama aşk iz bırakmak ister...





16 Ağustos 2014 Cumartesi

KİTAP TERCİHİM....


Biliyorsunuz hamile kaldığımdan beri gebelik ile ilgili son derece araştırmacı bir yapıya sahip oldum. Artık internet beni kesmeyincede kitapçının yolunu tuttum. Önceden internetten diğer blogerların aldığı kitaplara da biraz göz gezdirmiştim. En son kitapçıda elimde aşağıdakilerden birisini almaya karar verdim:

Bu kitap hamilelikle ilgili herşeyi kapsayan ve satış rekorları kırmış bir kitap... Ay ay hamilelik dönemlerini anlattığından okumasının rahat olacağını düşünüyorum.

Bu kitap ise Mehmet Öz'ün de yazdığı bana göre daha bilimsel açıklamaların yeraldığı bi kitap.


Birde Türkiye'de bu konuda isim yapmış olan doğum koçu ve bebek hemşiresi Ayşe Öner'in bu kitabı da yine oldukça faydalı olacağına inandığım bir kitap. Eğer renkli sayfalar hoşunuza gidiyorsa anlatılan birçok konu fotoğraflarla zenginleştirilmiş.

Sonuç olarak kitapçıdan elimde Mehmet Öz'ün kitabını almış olarak ayrıldım. Üç kitabında içerik olarak çok faydalı olacağını düşünüyorum. Bana daha uygun olduğunu düşündüğüm kitabı seçtim.

Yoksa siz henüz bir kitap edinmediniz mi?

14 Ağustos 2014 Perşembe

18. HAFTA CİNSİYET BELLİ OLDU



Hamileliğimin beşinci ayındayım… Her doktoruma gitmeden önce heyecanlanıyorum… Kendimi öyle tam anne gibi daha hissetmiyorum, bebeğime elimden geldiğince en iyi şekilde bakmaya çalışıyorum, bu annelik hissimi bilemedim. Ama bebeğimi görmek için sabırsızlandığım kesin. Bu seferki doktor randevumuz biraz daha farklıydı çünkü cinsiyetimizi öğrendik. Evet bir kız! Doktorum %80 kız olduğunu ve şuanda pipi göremediğini söyledi. Küçük bir ihtimalde olsa değişebilir ama muhtemelen kız!

Bebeğimin bedeni gün geçtikçe şekillenip büyürken benim kafamda da aslında hayallerim, geleceğimin nasıl olacağı belirginleşiyor
Cinsiyet mevzuuna gelirsek ilk başta hep kız istiyordum belkide çevremde hep kız olduğundan bir erkek çocuğunun oyun tarzı koşuşturması, zıplaması ve erkek vari davranışları ne kadar sevimli olsada hep uzaktı. Ama eşimin ailesi son derece kesin bir şekilde erkek bebek geleceğini ve onlarında bir kız torunları olduğundan ve birçok sebeple erkek istediklerini belirttikten sonra bende bu fikre alıştım aslında. Artık hep gözümde erkek bebek canlandırıyordum çünkü benim için çokta mühim değildi cinsiyet her iki cinsiyetinde güzellikleri var bence. Doktor randevumuzda açıkça söylemek gerekirse kız deyince şaşırdım. Alışmam 1 günümü aldı şimdi bir kızım olacağı için çoook mutluyum.

HAMİLELİK ÇATLAKLARI



Hamilelikte çatlak oluşumunu engellemek ayrı bir sorun. Bende göbeğim her geçen gün daha da büyüdükçe bu konuyu gündemime getirdim. Piyasada birçok krem var hatta bu kremlerin fiyatlarının oldukça yüksek olduğunu söyleyebilirim. Çünkü bu kremleri hergün sürücez ve kalan 4 ayımda kutu kutu bitiricem bu gidişle... İnternetten ve çevremde doğum yapan yada hamile olan arkadaşlarımdan öğrendiğim kadarıyla lierac, mustela ve biooil isimli üç krem başı çekiyor. Fiyatlarına gelince ilk ikisi 60-70 TL iken biooil ise 25 TL.




Size doktorumun ve eczacı olan annemin bana söylediklerini aktarmak istiyorum. Doktorum hangi kremi sürdüğümün önemli olmadığını sadece cildimin sürekli nemli olması gerektiğini söyledi. Annemle beraber eczanede bu kremlerin içeriklerine baktık. Sonuç olarak kendi karıştıracağım yağları sürmeye karar verdim. Bu yağların tek negatif yanı ciltte hızlı emilmemeleri. Çünkü piyasadaki kremler onları inceltici bir işlemden geçiriliyormuş. Ama piyasadaki kremlerin içinde kimyasal maddeler var...

Sonuç olarak aldım badem yağını, kakao yağını birazda zeytin yağını karıştırdım koyu renkli bir şişeye koydum (güneş etkilerini azaltmak için) ve bu karışımı sabah ve akşam sürüyorum. Şuanda 5. ayın içindeyim karnım büyüdü ama tam gerilmedi. son 1-2 ayda da bahsettiğim kremlerden birisini almayı düşündüm..

Bu arada yağların soğuk sıkım olmasına ve güvenilir markalar olmasına dikkat edin.

ÇATLAKLARI ENGELLEMEK İÇİN NE YAPILMALI
SONUÇ:

Kilo alma!

Bol su iç!

Kremlerini sabah-akşam aksatma!

Elinden geleni yap gerisini genlerine bırak!


11 Ağustos 2014 Pazartesi

KİLO ALIYORUM...

KİLO ALIYORUM...


Malum bendenizin mide bulantısı geçeli iştahı oldukça artmıştı. Tabi bu bana yol, su olarak geri döndü üç haftada 2,5 kilo almışım. Yani mide bulantısı ile verdiklerimi böylelikle almış oldum. Yalnız şöyle birşey oldu hamile olmaya alışmaya başlıyorum sanırım. Çünkü birkaç hafta öncesi gibi kıtlıktan çıkmış gibi yemiyorum sakinleştim biraz :p  Az porsiyonlar halinde yemeğide öğrendim. Zaten büyük miktarlarda yemek yiyince sonra sıkıştırıyor rahatsız oluyorum. Hedefim 15 kilonun üstüne çıkmamak bundan sonra yediklerime ekstra dikkat etmeyi düşünüyorum. Kilo değişimlerimi haber vericem...

Benim hamilelliğim öyle çokta planlı bir hamilelik değildi olsamı olmasamı derken bir baktıkki hamileyim. Size tavsiyem en az 5 kilo kadar verip doktorun tavsiye edeceği folik asitle birkaç ay önceden hamileliğe hazırlanmanız. Çümkü insanın dengesi, yeme düzeni değişiyor. 

HAMİLELİK SERÜVENİMDE DÖRDÜNCÜ AYIMIN SONUNA GELDİM (16. Hafta Gebelik)

HAMİLELİK SERÜVENİMDE DÖRDÜNCÜ AYIMIN SONUNA GELDİM

 (16. Hafta Gebelik)


Evett.. Geldik Dördüncü ayın sonuna ne kadar çabuk geçti anlamadım... Kısa notlar halinde bu hafta yaşadıklarımı yazmak istiyorum;


Hamilelikte Gögüsler : Bedenimde değişimler olmaya başladı. Artık gögüslerim kaçınnnn patlıycak! diye ünlem vermeye başladı. Zaten gögüslerim 85 bedendi şimdi aldı başını gittiler. Önceden pembe olan gögüs uçlarım şimdi koyulaşmaya başladı. Biran önce çatlak için birşeyler alıp sürmeliyim çünkü çatlıycaklar gibi gözüküyor böyle giderse..

Hamilelikte deniz mi? yoksa Havuz mu? : Doktorumun tavsiyesi üzerine denize giriyorum ve yüzüyorum. Ama havuza girmiyorum çünkü  nolur nolmaz mikrop falan kaparsam sıkıntı olur diye. Zaten sitenin havuzuna şöle bir göz attım tamam temiz gözüküyordu pekte kalabalık değildi ama orta yaşlı bikaç adam geldi, birde çocuklar valla dedim ben yokum siz takılın..

İnternetten hamilelik takibi: Bu arada sürekli olarak internette bebeğimle ilgili dolaşıyorum. Hafta hafta gelişimini takip ediyorum. Özellikle Kağan Kocatepe adlı doktorun haftalık olarak hazırladığı videolarını kaçırmıyorum. Çünkü internette çok fazla yanlış bilgi var ve güvenilir olanlara ulaşmaya çalışıyorum. Herşeyi okuyorum sonra birkaç yerde farklı kalemlerle yazılan benzer içerikli yazıların güvenilirliğine inanıyorum. Tabi birde doktorları takip ediyorum. Kadınların chatleştiği sitelerde benim için çok faydalı oluyor. Çünkü benim gibi deneyimleri paylaşaşanları okumak keyifli ve bilgi verici..


:) ARTIK İŞTAHIM AÇILDIYSA YEMEK YEMEYE BAŞLAYABİLİRİZ

(15. Hafta Gebelik)



Herkese merhaba... önceden yazdığım postları rahatsızlığımdan dolayı ekleyememiştim şimdi gözüm açıldığından rahatım haydi bakalım hamilelik serüvenime devam edelim...

Hamilelikte mide bulantısı geçtikten sonra resmen gözüm açıldı herşeyi yemek istiyorum. Özellikle de tuzlu poğaça, tahıllı ekmekler, gevrek yani kısaca tuzlu hamurişleri düşkünlüğüm başladı. Valla yiyorum bide kilo vermiştimya 2-3 kilo kadar rahatım..

Yemek yemeyi hala pek sevmesemde her yediğim yiyeceği iki kere düşünerek ona gönderiyorum. Sağlıklı beslenmeye çalışıyorum (Hamurişi dışında) Normal şartlarda şeker delisi olan çikolata, şeker, sütlü tatlılar için eli ayağı titreyen ben şimdi onları hiç yemek istemiyorum. Sanki midemi tekrar bulandırcaklarmış gibi geliyor.

Bu haftaki favorim dil peynirli poğaça!



HOLLEY! MİDE BULANTILARIMDAN KURTULDUM (13. Hafta Gebelik)


Resmen gözüm açıldı diyebilirim... Tabi bu arada 2,5 kilo kadar kaybım oldu malesef. Biraz tedirgindim doktora gidip hemen sordum ama doktorum ilk üç ayda böyle şeylerin yaşanabileceğini bebeğe bir zararı olmayacağını söyleyince de rahatladım açıkçası...

Şimdi rahat rahat yemeğimi yiyebiliyorum. Benim mide bulantılatım dördüncü ayımın ilk haftası gibi geçti. Bazı kadınlarda dokuz ay bile sürebiliyormuş... çok zor Allah kolaylık versin ben yaşadım biliyorum kafamı kaldıramıyordum. Zaten bu postuda bu sebeple bu kadar geç yazıyorum... sabahları sadece kepekli ekmekle yapılmış tost yiyebiliyordum bide yeşil erik iyi geldi bana. Normal beyaz ekmek ağzımda kısa süre sonra tatlı bir tat bırakıyordu birde midemi tam tutmuyordu sanki.

Size doktorumun bana söylediklerini aktarmak istiyorum; Benim bebek için bu dönemde sadece folik asidimi düzenli almamı ve suyumu eksik etmememi söyledi. Sadece bunlar bile onun sağlıklı olması için yeterliymiş
.